22 Ekim 2009 Perşembe

canımın ta içi.

Artık bizim minişinde kelime haznesi oluşmakta yavaş yavaş; "Gel" en çok kullandığı kelime.


"Dedi" yok yok anladığınız anlamda değil Kedi Kedi...
Anne demek yok tabi ki, sanırım ilkokulda falan öğrenecek bu gidişle...
Aslında benim ağzımdan çıkan bir kelimeyi bir anda söyleyiveriyor çoğu zaman ama ne dedin kızım? bir daha söyle dediğimde dut yemiş bülbül. Hatta cümle olarak bile taklit ediyor...ama sadece 1 kere söylüyor. Göz kırpıyor, ama dünyanın en güzel göz kırpması. Artık elime kamerayı her aldığımda saldırıp almak istemesinden mütevellit doğru dürüst video ve fotoğrafımız yok. Oysa o göz kırpmanın bir kaydı olmalı ve hiç unutulmamalı...

Çiş demesiyle birlikte çoktan alınmış bir klozet lazımlık. illa ben de benim klozetime otutturuluyorum, yanyanayız yani bunda bile:)))

Oturmaya bayılıyor ama henüz bir damla siftahı yok lazımlığın, her oturuşta "çiş çiş" diye efektini yapıyor ama ah bir de icaat gerçekleşse, nasılsa olacak...Kıyafetle de oturuyor çoğunlukla, kenarlarından tutulup oda oda gezdiriliyor, seyyar tuvalet. Sadece aşinalık şu an bizimkisi, ne zaman pijamasını çekiştirip oturmak istese hemen çıkarıyorum bezini, seramoniyle oturuyor ama tık yok dediğim gibi...

Emzik, gündüzleri yok denecek kadar az, geceleri devam. Ama gece eğer ağzından düşmüşse uyanmıyor eskisi gibi.. Ama eğer emziğini bir yerde tesadüfi olarak görüp istediğinde "tamam kızım vereyim" dediğimde dünyalar onun oluyor, kocaman bir sırıtış ve heyecan yerleşiyor yüzüne..

Her gece hala yatmaya gittiğimizde kendini benim yastığıma atıyor ve gözlerini büzüştürüp uyuma numarası yapmaya devam ediyor, her gece yapmaktan sıkılmaz mı insan yahu, işin garibi ben de sıkılmadım:))

istemediği birşey olduğunda kafasını iki yana çevirip ı-ıh diyor,çok sevimli,istememesine rağmen sevimli oluyor işte.

Beni en çok mutlu edenlerden ise sabahları artık ağlamıyor arkamdan, bay bayı zoraki de yapsa, boynuma sarılıp gitme der gibi de yapsa, azıcık mızıklasa da ağlamıyor ya,içim daha rahat...

Geceleri yattığımızda o küçücük kolların boynuma sarılması, bana tüm dertlerimi, günün streslerini unutturmaya yetiyor, antideprasan gibi o kolların sarılması...

Eh...artık biraz daha kendi başına oyun oynamaya başladı, hala ehh ama..

Kuzucum azıcık mızmızlansana diyorum kafasını yana eğip,suratını buruşturup, "iyğ" diyor.Bayılıyorum..

Üzerindekini değiştirdiğimde doğru kendi sepetine gidip atıyor,

Ben üzerimden birşey çıkardığımda da kendi sepetine yönleniyor, yok kızım onu bizim sepetimize at dediğimde, doğru bizim sepete atıyor.

Makinaya çamaşır atarken o da bana yardım ediyor, aynen benim yaptığım gibi yapıyor hemde...

Unutuluyor yaptıkları, ufacık bir mimiğin yazılara dökülüp anlatılması imkansız gibi birşeyken, beynime reset atıp sadece onun yaptıklarını dosyalayasım var.Ama bu beyin başka şeyleri de kaydetmek zorunda kalıyor zaman zaman, keşke olmasa dediğim şeyleri de maalesef....

16 yorum:

R. Berin Tuncel dedi ki...

büyüyor annesi..annem diye boynuna sarılıp,seni çok seviyorum diyeceği günler de yakındır.

Hicran dedi ki...

"iyğ" mi diyor canım ya :)) yerim ben onu maşallah..

Hicran dedi ki...

"iyğ" mi diyor canım ya :)) yerim ben onu maşallah..

Sibelbek dedi ki...

Ooooh, Rüya'da dillenmeye başlamış. Güzel ve eğlenceli günler sizi bekliyor! :D

füsfüs dedi ki...

rüya da mı yalnız oynamıyor?
defne de öyle, mutlaka dibinde birisi oturacak, eşlik edecek, yalnız, 3 metre öteye bile gitmiyor
lazımlıkta bizim de siftah yok henüz, sürekli çiş deyip oturuyor ama hiç ıslanmadı henüz bizim lazımlık

Sen Gelince dedi ki...

Nilsu da yeni bir şeyler öğrenirken öncekilerin bir çoğunu unutuyor, bırakıyor ya da rafa kaldırıyor... Ve bir çok şey daha kayıt altına alınmadan tarih olmuş oluyor... O çirkin oldu millet öldü, bayıldı... Bir tane videosu yok ve artık yapmıyor bile biliyor musun:(

Hülya dedi ki...

ne de güzel anlatmışsın annesi...çok güzel cok özel o anlar kısmende olsa yazıya aktarılsada en azından belleklerimize yazılıyor değilmi....dillenmiş cimcime demekki...o aylarda kızımda biriktirdiklerini ancak 17-18 aylıkta daha net anlaşılır şekilde söylemeye başladı..şimdi dioruski ne zaman öğrenmiş...demekki önceki aylarda hafızasına aldığını sonraki aylarda çıkarıyor...Elifcim bu yüzden emin ol en çok anne diycek bence prenses....
sevgiler...

Deniz dedi ki...

bizimkinin hala bir lazımlığı yok. Olmalı mı artık??

Aslında Rüya yalnız da oynar oynamasına ama özlüyorlar annesi, bulmuşken bırakmıyorlar

gençbiranne dedi ki...

maşallah..
öyle çabuk geçiyorki zmn..

haticesural dedi ki...

Maşallah ya..
Ne güzel bir kızın var. Allah sağlıklı uzun ömürler versin.
Bir de ne güzel bir şehirdesin. Kızımdan büyük çocukları görünce ben de hayalini kuruyorum bizim ki kediye ^^dedi'' diyecek mi acaba? diye :)
Sevgiyle kal...

sinem dedi ki...

16 ay erken gibi geldi bana çiş için ama her çocuğunki farklı olabilir. Bir arkadaşımın kızı lazımlıktan klozete geçmeyi hala reddediyor ve tam 5 yaşında .Okulda yapıyormuş normalde tuvalete ama evde asla.Bunu duyduktan sonra biraz titizlendim lazımlıklara karşı açıkca .

Selma - DUSBAHCESI dedi ki...

cok tatli masallah, benim oglusumda 14,5 aylik :) o da yeni yeni kelimeler soylemeye basliyor, mesela AC, yada LANDA (lamba) ama anne demiyor:) Neyse acele etmeyelim bakalim elbet bir gun diyecek! Hollandadan sevgiler, takiptesinizzz!:)

meltem dedi ki...

ahahhaa biraz daha dillendiğinde çok eğlenicez blog ailesi olarak yerim ben onun dillerini
4 gözle bekliyorum
sibel de tibetin yarım yumalak laflarını yazıyo ya bazen aklım gidiyo:)

ELİF dedi ki...

Ensar Beranın annesi, daha güzeli olamaz heralde...

Hicran, mızmızmış o:))

Sibelciğim, göreceğiz hep birlikte:))

Füsuncuğum, odadan çıksam bile kıyamet kopuyor, açıklama yapıp,izin alıp çıkıyorum resmen:))

Özlemciğim, rüya da yapmıyor artık, keşke hep çeksek...

Hülyacığım iyi ki blogumuz var, çok güzel anı olacak bize ve onlara..

Denizciğim, bilmiyorum ki olmalı mı acelemi ettik,klozete oturmak isteyince aldım ben.

genç bir anne, hem de nasıl hızlı, ilerde yaşlı bir anne yaparsın adını:))

Pınarın günlüğü,teşekkür ederim, diyecek hem de neler diyecekler daha.

Sinemciğim, dediğin gibi her çocuk ayrı, bencede erken henüz, ben 2 yaşından önce düşünmüyordum aslında ama çiş deyince ve klozete oturmak isteyince dayanamadım aldım.

düşbahçesi hoşgeldin, dediğim gibi ilkokulda öğretmenleri öğretecek herhalde anne demeyi:)) hollandayada bizde sevgiler...artık sen de takiptesin:))

esra dedi ki...

bende makineye çamaşır atmaktan kurtuldum alya yapıyor :)
bizimkinin çok minik bir siftahı var henüz.. hadi hayırlısı bakalım.. çabuk öğrensin..ben pek ilgilenemiyorum .. bıraktım kendi haline çiş işini..

ELİF dedi ki...

Esracığım biraz daha büyüsünler her işi öğreticem,rahat edicem :))
Oh siftahınız varsa devamı gelir aslında da sen yoksun her zaman işte.....