9 Nisan 2010 Cuma

Kamp kurcaz da, bi ateş lazım öncelikle....

Hay dilimi eşek arısı soksaydı da, beğenmeseydim, söylemeseydim...
Yok ya vazgeçtim iyi ki " aa ne güzel, güle güle oynasın Rüzgarcığım" demişim...Çünkü benim prensesim görünce çıldırdı bu şatoyu, yapmadığı şebeklik, koşuşturmadığı metrekare kalmadı evde sevincinden...
Sen taa İstanbul' dan al ve gönder koca çadırı...Diyorum ya, "delisin işte, delisin"....







Hülyacığın, sevimli hediyelerinden sadece biri..



Yarın İstanbul' a gidecektik, olmadı..Haftaya olacak, umarım...





Havalar çok kötü burada....
Kamburum hala inmedi sırtımdan...O yüzden, ben daha sağlam basmaya çalışıyorum yere...
Rüya'nın " anne şeviyom" demesi, bu kötü havalarda içimi ısıtan tek şey..
Artık, konuşma işi ,oldu, bana göre.. Konuşmanın bu aşamasında benim içimin yağları eriyor, ağzın o yapısı, o yarım kelimeler...Mimikleri....
Bebek değil artık orası kesin, çoğu zaman bebek arabasını kullanmıyoruz bile...

Hergün eve gitmeden önce, bugün ne yapsak acaba diye düşünme vakti ayırıyorum kendime...
Eğer benim işim varsa; o iş oyun haline dönüştürülüyor, eğer işim yoksa onun oyunlarından birini kurguluyorum...
Örneğin, benim çantalarımı düzelttik geçen gün; küçük çantaları o hasır sepete koydu, büyükleri ben ayrı yere koydum, tozlarını ben aldım, o tozları alınmışların tozunu bir daha aldı..
O yardım etmenin haklı gururuyla sevindi, ben çantalarımı düzeltmenin sevinciyle rahatladım...

Yıkanacağımız gün, sabahtan işe giderken söylüyorum, "hazırlık yap, ben gelmeden" diyorum..Tabi ki hazırlık falan yok ortada:)) Gelince, "sabah ne demiştim, hatırlıyo musun?" diyorum...Koşa koşa banyoya gidiyor sevinçle... Bezini, şaç kurulama tülbentini, tarağını o koyuyor, tırnak makasını, kıyafetlerini, havlusunu ben ayarlıyorum...
Dedim ya bebek değil, orası kesin....

11 yorum:

Işıl dedi ki...

BENIM KIZLARIN DA UGUR BOCEGI SEKLINDE VAR UZTELIK EVIMIZDE O KADAR BUYUL DEGIL SUREKLI OARTADA BU ÇADIR

Burcu.. dedi ki...

ne güzel paylaşımlar bunlar, hiç ayrılmayın birbirnizden :)

bu arada çadır gerçekten çok güzel, güle güle kullanın..

Sibelbek dedi ki...

o şatoda prensler de ağırlar artık :)
hadi gelin gelin, ertelemeyin daha fazla İstanbul'u :)

Hilal dedi ki...

ben de geçtiğimiz haftasonu aldım oğluma, onun o sevincini görmeye deydi. iyi ki almışım dedim. güle güle kullansın Rüya:)

βЄƉΔЯƉЄм dedi ki...

ahh nasıl sevindim beğendiğine :)) o kadar strese değdi işte.. haklı gururumla öpüyorum kuzumu ve anne kuzuyu :)) o dilini sokacak eşek arısına da sevgiler :)))

Adsız dedi ki...

şatosu da gelmiş, tam prenses olmuş:) şimdi ona bir de prens lazım. ne yapıcan annesi? :)

Adsız dedi ki...

Çok ciciymiş hediyeleri, güle güle kullansın..

meltem dedi ki...

anaaaa harbiden şato bu!!

ayşegül dedi ki...

ay mükemmel şatosu bayıldım tam prensesine layık güle güle oynasın pamukprenses.

elif-kayra dedi ki...

negüzel bir işbirliği kızın farkıda bu olsa gereki benim oğlumda yardım ediyor ama hemen sıkılıyor:)))

ELİF dedi ki...

Işılcığım, bizim oturma odası,oturma odalığından çıktı oyun parkı oldu resmen:))

Burcucuğum, çok sağol canım.

Hilalciğim, ne çok seviyolar böyle şeyleri bunlar:))

Sibelim, ee sizin gelmeniz lazım,prens ağırlayacağız ya..

Canımm, sen ne iyi bir dostsun, iyi ki varsın...

Müdür, o da olur be:))

Fatmacığım,teşekkür ederiz canım.

Meltem, sen hiç konuşma bi kere,üzdün beni:))

Ayşegül, teşekkür ederim.

Elif, senin oğlunun süsü bozulur, yakışıklı o yapamaz öyle şeyler:))