10 Mart 2009 Salı

püff..kokulu rüya...




Akşam rüya hanımcım saat 22:00 gibi uyudu,gazı çok vardı(zar zor), Bende çok yorgun olduğum için yatmaya gittim,kamerasını açtım herzamanki gibi koydum başucuma, mıkır mıkır sesler,yorganın sesi,yatağın içinde gezme sesleri...(Kameramızın gece görüşü bozulduğu için geceleri sesle idare ediyoruz)hemen gitmedim yanına belki uykuya dalar diye ama üstünü açtı endişesiyle daha fazla dayanamadım ve gittim yanına,herzaman gitmek istemiyorum çünkü kapısı açılırken ses çıkartıyo, bir baktım benim minik kelebeğim yatağın ta öbür ucuna gelmiş,ağzında memesi tersten bana bakıyo,ter içinde kalmış,aldım hemen kucağıma; bir koku...bezler dolmuş...geceleri pek yapmazdı aslında:) bu arada rüyanın en kötü kokusu bile benim için dünyanın en güzel kokusu demekten kendimi alamıyorum ve dediğim içinde herkesten özür diliyorum:))))).Fotoğraftada gözüktüğü üzre babamız poposu dolu rüyayı uzak tutuyor:))Temizlendikten sonra uyumamız 23,30 du. Sabah ise 06:00 da ayaktaydık.Kıssadan hisse,sözün özeti; Uykum var....


P.S.:Pazar günü rüyacığım çok güzel balık yedi,hemde bayıla bayıla...

1 yorum:

Sibelbek dedi ki...

şu koku konusunda çok haklısın. Ben de Tibet'in saldığı, salgıladığı bütün kokulara bayılıyorum :D